Türkiye'De Futbol Ve Başkanları!

Türkiyede spor, spor adamlarının seviyesiz tartışmaları, kavgaları ve hakaretleri ile çekilmez bir noktaya geldi. Bunun bir örneği yine yaşandı. Sadri Şener'in yerine göreve seçilen ve Trabzonspor'un Başkanı olan İbrahim Hacıosmanoğlu'nun Fenerbahçeli Aziz Yıldırım'ın Kulüpler Birliği  toplantısına katılmaması ve Vekaletini Kayserispor başkanı olan Recep Mamur'a vermesi nedeniyle toplantıda Kayserispor Başkanına hakaretler yağdırması ile devam etti.

Anlaşılan o ki, artık Türkiye'de spor kabadayılıkla devam edecek. Kulüp başkanları birbirlerine Tehditlerle karşılık verecek.

Yada Kulüplerin başındaki bu sorunlu kişilerin yerine daha anlayışlı ve Saygınlık duyulabilecek başkanlar gelecek.

Eskiden rekabet olan ligimizde artık kavgadan gürültüden başka bir şey kalmadı. İster Drogba gelsin ister Ronaldinho gelsin... artık bu başkanlarla ve ağzından çıkanı kulağı duymayan tipteki delikanlı! futbolcularla Türkiye liginin kalitesi düşüyor.

Yine Eskiden Futbol maçlarında heyecan olurdu Kahveler, cafeler, statlar dolardı. Şimdi Statların güzelleştirilmesine rağmen şartların daha iyi olmasına rağmen seyirci maçlara gitmek istemiyor. Çünkü artık Türk insanı futboldan soğumaya başladı bu başarılı! kişiler yüzünden. Bir formayı 100-150 tl'den satarak zaten seyirciyi müşteri gibi görmekte futbol kulüplerimiz.

Kulüplerin başındakiler Spordan futboldan soğuturken birde Avrupa şampiyonasına aday olmak istiyoruz. Ülkemizde yapılan u20 şampiyonasında statların doluluk oranı organizasyon yetkililerini hüsrana uğrattı.
Bu ülkede kim gider artık futbol maçlarına? Sadece şampiyonluk için oynayan ve işi show'a döken kulüplerin taraftarı dolduracak artık statlarını. Diğer takımlar ise hazırlık maçı oynarcasına oynayacak maçlarını boş statlarda.

Bu işin tek çözümü önce Kulüplerin başındaki kişilerin Saygınlık duyulacak adamlar olması.
Örnek Mi?

Tabi ki Süleyman Seba, Özhan Canaydın ve diğer ismini bilmediğim veya hatırlayamadığım Adam gibi Adamlar.